Sanat dünyası gizemler ile dolu. Birçok sanatçı ve eseri gizli sırlara sahip. Bugünse yıllardız çözülemeyen ve akıllarda soru işareti olmuş 10 gizeme bakacağız.
Kaynak: https://listverse.com/2023/07/24/10-f…
Sanat dünyası, tarihinin büyük bir kısmında gizemlerle örtülüdür.
Eksik tablolardan gizemli sembollere kadar, bu çözülemeyen gizemler hayal gücümüzü adeta esir alıyor.
Bugün sanat tarihinin hala cevaplanamayan 10 gizemli sırrını sizlerle paylaşacağız.
Hazırsanız başlayalım.
1. Leonardo da Vinci’nin Leda ve Kuğu’sunun kayboluşu.
Leonardo da Vinci’nin başyapıtı olan Leda ve Kuğu, büyük tarihsel öneme sahip olup yüzyıllardır sanatseverleri büyülemiştir. Her ne kadar orijinal resim zamanla kaybolmuş olsa da, Leonardo’nun eskizleri ve hayatta kalan kopyaları onun artistik vizyonuna dair ipuçları sunmaya devam ediyor.
Leda’nın bir kuğu formundaki Jupiter tarafından baştan çıkarıldığı mitolojik hikayesinden esinlenerek oluşturulan kompozisyon neredeyse çıplak bir Leda figürü, yanında bulunan kuğu ve dört bebeğin çıktığı iki yumurta ile öne çıkıyordu. Ancak Leda ve Kuğu’nun kayboluşu bugün hala çözülememiştir. Bu değerli başyapıtın akıbeti hakkında teoriler ve spekülasyonlar da bol miktarda bulunmaktadır.
2. Gent Sunağı’nın eksik panelleri.
Gent Sunağı’nın eksik panelleri, sanatseverlerin ilgisini sürekli çekmiştir. Bu çok parçalı tablo, Hristiyanlık ve Katolik mistisizminden sahneleri etkileyici bir şekilde resmetmektedir.
Ancak, 1934 yılında ‘Just Judges’ adlı panelin gizemli bir şekilde ortadan kaybolması, hem uzmanları hem de sanatseverleri şaşırtmaya devam ediyor. Ana şüpheli Arsène Goedertier’in ölümünden önce panelin yerine dair bir ipucu bıraktığı da bilinse de, panel günümüzde halen bulunamamıştır.
3. Çalınan Vermeer tabloları.
Johannes Vermeer, ince detayları ve aydınlık tablolarıyla tanınan bir Hollandalı ustadır. Ancak birçok Vermeer tablosunun çalınması, sanat dünyasında büyük bir gizeme yol açmıştır.
Bu eserlerin nerede olduğu konusundaki belirsizlik, sanat camiasında derin bir merak konusu olmuştur. Yıllar içinde ‘Aşk Mektubu’, ‘Gitar Çalan Kız’ ve ‘Mektup Yazan Kadın, Hizmetçisiyle Birlikte’ gibi tablolar çalınmış ve bazıları bulunsa da bulunamayan eserleri de bulunmaktadır.
4. Kaybolan Caravaggio eserleri.
Michelangelo Merisi da Caravaggio, devrimci sanat tarzıyla bilinir. Ancak birçok Caravaggio eserinin kaybolması da, sanat dünyasında tartışmalara yol açmıştır.
1969 yılında Palermo’daki Saint Lawrence Oratory’sinden çalınan ‘Nativity with St. Francis and St Lawrence’ başyapıtının kayboluşu bugün hala çözülememiştir. Bu eserin çalınmasında Sicilya mafyasının rol oynadığına dair teoriler de bulunmaktadır. Ayrıca Madrid’de keşfedilen ve Caravaggio’ya ait olabileceği düşünülen ‘Crowning of Thorns’ adlı tablo, sanat dünyasında büyük bir heyecana yol açmıştır.
5. Vincent van Gogh’un kayıp eserleri.
Vincent van Gogh, renkli fırça darbeleri ve duygusal derinliği ile bilinen bir sanat dahisidir. Ancak, bazı eserlerinin kayıp olması, uzmanları ve sanatseverleri hayrete düşürmüştür.
Bu kayıp eserlerin akıbeti hakkında birçok teori bulunmaktadır. Bazıları Gogh’un kendisinin yok ettiğini söylese de bazıları bir yerlerde unutulmuş olduklarını savunur. Ayrıca COVID-19 kilitlenmesi sırasında çalınan ‘The Parsonage Garden at Nuenen in Spring’ gibi tabloların yerini bulmak için de çeşitli çabalar bulunmaktadır.
6. İran’ın çalınan taç mücevherleri.
İran’ın görkemli taç mücevherleri, yüzyıllar boyunca Pers ihtişamını ve zanaatkarlığını gözler önüne seren bir şaheserdir. Ancak, bu paha biçilmez hazineler üzerine bir gölge bırakan ve uzmanları ve araştırmacıları şaşkına çeviren bir gizeme sahip.
Bu değerli taşların kaybolma nedeni bilinmezken, çalınan İran taç mücevherleri henüz ortaya çıkmamış ve geri alma çabalarını başarsız kılmayı başarmıştır.
Pahlavi hanedanının İran’ın kraliyet mücevherlerini ülkeden çıkardıklarına dair iddialarına karşın, sürgündeki Kraliçe Farah Pahlavi bu iddiaları kesinlikle reddediyor ve kraliyet mücevher koleksiyonunun çoğunun İran Merkez Bankası’ndaki Ulusal Mücevher Hazinesi’nde sergilendiğini vurgulasa da konu hakkında birçok tartışma hala devam etmektedir.
7. Elgin Mermerleri.
Elgin Mermerleri, tarihi önemleriyle ve gizemli kökenleriyle insanın hayal gücünü esir almaktadır. Bu antik heykeller, bir zamanlar Atina, Yunanistan’daki muhteşem Parthenon’u süslemekteydi. Ancak, Thomas Bruce, ‘mermerleri korumak’ amacıyla ülkeden çıkarma izni aldığında, büyük bir tartışma yaratmıştı.
Bugün, Yunanistan, bu heykellerin kültürel önemini vurgulayarak sürekli olarak geri dönüşlerini talep ediyor. Ancak, mermerlerin şu anda bulunduğu Londra’daki British Museum, bu talepleri reddediyor.
8. Kensington Rün Taşı’nın gizemli kökeni.
Kensington Rün Taşı, tarihsel anlatılara meydan okuyan bir bulmaca olarak karşımıza çıkıyor. İsveç göçmeni Olof Öhman tarafından 1898’de Kensington, Minnesota’da arazisini temizlerken keşfedilen bu taş, kökeni ve yaratıcıları hakkında çelişkili teorilerle doludur.
Bazıları, taşın Kuzey Amerika’ya giren Norse kaşiflere işaret ettiğini öne sürerken, tarihsel bağlam ve keşif zamanı nedeniyle kökenine olan şüphe devam ediyor.
9. Nazilerin çaldığı eserler ve gelecekleri.
Naziler, Yahudi koleksiyoncularından ve kültürel kurumlardan sayısız başyapıtı sistematik olarak yağmaladı ve el koydu. Bugünse bu eserlerin sahiplerine dönmesi hakkında birçok tartışma ve dava devam etmektedir.
10. Basano Vazosu’nun laneti.
15. yüzyılda yapıldığı iddia edilen Basano Vazosu, korku ve talihsizlik öyküleriyle eşanlamlı hale gelmiş gizemli ve ürkütücü bir eserdir. Efsaneye göre, vazo, düğün gecesi gümüş kabı sıkıca kavrayarak trajik bir sonla karşılaşan bir İtalyan gelinine düğün hediyesi olarak verilmiştir.
Daha sonra vazo elden ele geçtikçe, her sahibi açıklanamayan ölümlerle karşılaşmıştır, bu da spekülasyonları ve korkuyu körüklemiştir.