Ersin Tatar’dan Türkiye vurgusu
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Azerbaycan’daki temasları kapsamında gazetecilerle bir araya gelecek açıklamalarda bulundu. Tarihi bir gün yaşadıklarını belirten KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “İki gün önce geldiğimiz Bakü’de çok büyük misafirperverlik ile karşılandık. Bizler büyük Türk milletinin kopmaz bir parçası olarak Doğu Akdeniz’deki, en güneydeki bir Türk devleti olarak şu anda mücadelemizi sürdürürken her zaman yanımızda olan anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’ne ve şu anda Azerbaycan’da bulunmamız dolayısıyla bir kez daha tüm Azerbaycan halkına, kardeş halka, Kuzey Kıbrıs Türk kümesinden getirdiğimiz sevgiyi, saygıyı, muhabbeti tüm Azerbaycan’la paylaşmak istiyorum” dedi.
“ALİYEV BİZE DESTEĞİNİ İFADE ETMİŞTİR”
Basın toplantısı öncesi Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir görüşme yaptığını belirten Tatar, “Çok yapıcı, çok iyi bir görüşme oldu. Kendisi bize desteğini ifade etmiştir. Azerbaycan da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arasındaki tarihsel olarak bağlı aynı milletin evlatları olarak kendisine “tek millet, üç devlet” ifadesini kullandım. Aynen o da buna olan desteğini ifade etmiştir. Bundan sonraki süreçte aramızdaki münasebetlerin, ilişkilerin gerek turizm alanında, gerek eğitim alanında, gerek kültürel faaliyetlerle her türlü farklı boyutlarla aramızdaki bu güçlü bağların daha da güçlenmesi için çeşitli farklı çalışmaların olabilmesi için, kendisi de bunun netice alabilmesi için talimatlarını yineleyeceğini ifade etmiştir” diye konuştu.
“TSK’NIN VARLIĞI ÖNEMLİ”
Kıbrıs’ta Azerbaycan’ın yakından takip ettiklerini ifade eden Tatar, “Anavatanımız Türkiye bizler için tabii en önemli ülke hem garantörüz, hem Kıbrıs’ta bulunan 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ile oradaki barışın, huzurun ve güvenliğin teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin Doğu Akdeniz’deki varlığı, elbette bütün o bölgenin siyasi istikrarının ve bir takım dengelerin sürdürmesi bakımından fevkalade önemli. Dolayısıyla biz her vesileyle bunu söyleriz. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’taki varlığı, garantörlüğü ve askerimizin, oradaki bizlerin güvenliği fevkalade önemli ve değerli. Azerbaycan’da elbette ki bu süreçlere destek veren bir kardeş ülke ve Azerbaycan’ın Karabağ mücadelesinde Türkiye’nin olduğu gibi biz de hep Kıbrıs’ta bu süreçleri çok yakinen izledik, yüreğimiz ve gönlümüz her zaman sizinle olmuştur ve o 44 günlük mücadelede bütün Kıbrıs Türk halkının duaları size olmuştur. Ne mutlu bize ki Karabağ’ın artık Azerbaycan’ın gerçek bir parçası olduğunu bütün dünya görmüştür ve kabul etmiştir” dedi.
KKTC’ye izolasyonlar uygulandığını belirten Tatar, “Çünkü Kıbrıs Cumhuriyeti, güneydeki Rum Cumhuriyeti, tüm dünyanın tanıdığı Avrupa Birliği bir üyesi ki bu Avrupa Birliği üyeliğinde yine sabah, İlham beye aktardığım gibi, büyük haksızlık yapılmıştır. Zaten anavatan Türkiye her zaman yanımızda. Şimdi Azerbaycan gibi diğer Türk devletlerinin de yanımızda durması ile elbette verdiğimiz bu mücadelenin yavaş yavaş, aşama aşama sonuç aldığını görüyoruz. Bizim bu Azerbaycan ziyaretimiz bu anlamda değerlendirildiğinde çok kıymetlidir. Ben bir kez daha bizi bu sıcak duygularla, çok güzel misafirperverlikle karşılayan tüm Azerbaycan halkına teşekkür etmek istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e çok teşekkür etmek istiyorum. Burada bizlerle görüşen, çeşitli etkinliklerde bizimle birlikte olan çok sayıda Azerbaycan milletvekiline, bakanlığa ve diğer yetkililere çok teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
TÜRKİYE VURGUSU
Kıbrıs Türkü, Türkiye’nin garantörlüğü son bulması ve Türk askerinin çekilmesini asla kabul etmeyeceğini söyleyen Tatar, “Çünkü, Kıbrıs Türkü gayet iyi biliyor ki garantörlük biterse, Türk askeri çekilirse bize orada güvenlikli ve bizim mal ve can güvenliğimizi koruyabilecek bir mekanizma yok olur ve ortadan kalkar. Bu da bizim oradaki varlığımızı tehlikeye sokar. Bizim için yaşamsal öneme sahip kırmızı çizgimiz dediğimiz ve hiçbir zaman taviz vermeyeceğiz, asla vazgeçmeyeceğiz Türkiye’mizin garantörlüğüdür ve aynı zamanda kolordunun orada caydırıcı bir güç olarak orada varlığının devamıdır. Bütün bunlar elbette karşı taraf için büyük bir sorun olarak görülmektedir. Hiçbir zaman bunu kabul etmeyeceklerini, sloganlarla ve söylemlere baktığınızda hep işte ne zaman askersizleştirilecek, ne zaman üçüncü ülkeler Kıbrıs’tan çekilecek. Dediğim gibi Türkiye çekilirse, Türkiye’nin garantörlüğü biterse Kıbrıs Türkü’nün geleceği de büyük bir tehlikeye girer. O bakımdan bizler için bunlar fevkalade önemli kırmızı çizgilerdir. Bunları karşı taraf mademki hiç bir zaman kabul etmeyecek, biz de hiçbir zaman onlarla, onların dediği gibi böyle bütünlüklü olarak Kuzey ve Güney Avrupa Birliği içinde bir çözüme asla sıcak bakmayız” dedi.
Güney Kıbrıs’taki yönetimin Kıbrıs Türk halkının egemenliğe saygı duyması çağrısında bulunan Tatar, “Biz onlara saygı duyarız. Orada bizim bir sıkıntımız yok ve iki devletin işbirliğiyle Kıbrıs’ta barışın sürdürülebilirliği ve Doğu Akdeniz’in dengesi için fevkalade önemli olan Türk-Yunan dengesinin de devam ettirilmesi bakımından böyle bir çözüm çok önemli” diye konuştu.
KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’nın gözlemci üyesi olarak çeşitli temasların olduğunun altını çizen Tatar, “Bundan sonraki süreçte de inşallah bütün bu adımlar bizim önümüzü açacağı düşüncesi içerisindeyiz. Bekliyoruz, inşallah olacak diye temenni ediyorum. Çok başarılı üniversitelerimiz vardır. Bu üniversitelere Azerbaycan’dan öğrenci gelmesi bizler için çok önemli olacak ve Azerbaycanlı öğrenciler kendi evlerinde gibi, kendi memleketlerinde gibidir. Çünkü bizim insanımız Azerbaycan’ı çok seviyor, sizleri çok seviyor. Orada eğitim görmeleri bizim için çok kıymetli ve değerli. Bir de tabi ileride inşallah Kıbrıs’ın etrafında doğalgaz var, petrol var. Türkiye’nin gemileri şu anda araştırmalar da yapıyorlar. İnşallah Azerbaycan’a gün gelir bu konularda da büyük işbirlikleri yapılabilir. Çünkü Azerbaycan bu konularda artık dünyanın en önde gören ülkelerden bir tanesi. Bu konularda da inşallah önümüze iş yapabilir. Yeter ki bu münasebetler gelişsin. İnanıyorum ki zaten gelişecek. Çünkü önemli adım atılmıştır” ifadelerini kullandı.
KKTC’deki Pile-Yiğitler yolu projesine değinen Tatar, “Şimdi bu Pile meselesi bizim yıllardan beridir mücadele ettiğimiz, orada yaşayan insanlarımızın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne, sabahleyin okullara öğrencilerin gelebilmesi için, oradaki insanlarımızın işyerlerine gidebilmesi için, hastaların hastaneye gidebilmesi için insani koşullara bağlı olarak Pile’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bir yol. Nasıl Pile’den Güney Kıbrıs’a yol var, Kuzeye de bir yol yapılması için çok uğraş verdik. Maalesef netice alınamadı. O adımlar Beyarmudu üzerinden değil de Yiğitler üzerinden 10 dakikada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne geçilebilmesi için bu yol çalışması başlatıldığında böyle bir engelle karşı karşıya geldik. Hiç birimizin böyle bir hadiseye talimatı olmamıştır. Şimdi BM’nin yaptığı açıklamaya göre bir anlaşmanın bir adıma varıldığını ve yol çalışmaları zaten devam ediyor, inşallah 23 Ekim’den sonra tamamlanacağı ve bu yolunda yapılacağı bazı şartlara bağlı olarak. BM de bunu açıklamıştır. Herkes de bundan memnuniyetini ifade etmiştir. İnşallah bu yol çalışması yakın bir tarihte bitecek” diye konuştu.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Azerbaycan temasları 16 Ekim’e kadar devam edecek.