Dünyanın “bilinen en eski batığı” olarak nitelenen Kumluca Orta Tunç Çağı Batığı’nda arkeologların yürüttüğü su altı kazı çalışmalarına aslan balıkları da eşlik etti.
Kazı ve Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Başkanı Doç. Dr. Hakan Öniz ve ekibi, Antalya’nın kıyılarında su altı keşif ve kazı çalışmalarını sürdürüyor.
Dünyanın “bilinen en eski batığı”nda çok sayıda eseri gün yüzüne çıkaran ekibe, çalışmaları sırasında metrelerce derinlikteki deniz canlıları da eşlik ediyor.
Özellikle son yıllarda popülasyonu artan zehirli aslan balıkları, gece batığın üstünde bulunan robotların görüş alanını kapatıyor.
Su altı arkeologları, kazı alanına dalış yaparken ve kazılardan çıkardıkları bakır külçe, amfora gibi buluntuları kutular yardımıyla yüzeye taşırken zehirli aslan balıklarına basmamak için özen gösteriyor.
Ekiplerin kameralarla kaydettiği görüntülerde de kazı için işaretlenen alanlarda bekleyen ve çalışma sırasında uzaklaşmayan aslan balıkları yer alıyor.
Kumluca Orta Tunç Çağı Batığı Kazı Başkanı Doç. Dr. Hakan Öniz, son iki yıldır yürüttükleri kazı ve araştırmalarda aslan balığı popülasyonunun giderek arttığını gördüklerini söyledi.
Aslan balığının kendi türünden başkasının yaşamasına izin vermeyen Kızıldeniz göçmeni bir tür olduğuna dikkati çeken Öniz, şunları kaydetti:
“Üzerindeki dikenlerden dolayı zehirli. Bunlara dokunduğunuzda ters bir darbesine rastlarsanız iğnesi battığında iki, üç gün ciddi sıkıntı yaşayabiliyorsunuz. Aslan balıkları, kazı esnasında su altı arkeologlarının 1 metre kadar yakınına yaklaşıp, ayrılmadan kazıyı seyrediyor. Batık üzerinde yapılan tüm kazı çalışmalarının detaylarını en yakından takip eden canlılar oldu. 8-10 aslan balığı her gün aynı pozisyonda durup arkeologları seyretti.”
Geceleyin batığın üzerinde hangi canlıların dolaştığını tespit etmek için robotlar yerleştirdiklerini aktaran Öniz, “Aslan balıkları robotları çok rahatsız ediyorlar. Robotlarla aslan balıkları arasında geceleyin mücadele gerçekleşiyor. Aslan balıkları oraya yuvalanarak dalgıçların gemiden izleyeceği kameranın alanını kapatıyor.” dedi.
Aslan balıklarına zarar vermediklerini, dikkatli oldukları için kendilerinin de zarar görmediğini dile getiren Öniz, “Kazı yaparken aslan balıkları bazen o kadar merakla bakıyorlardı ki hepimizi gülümsetiyordu. Kazı için işaretlediğimiz noktaların üzerine çıkıyorlar, elimizde bir cisimle uzaklaştırmaya çalışıyoruz. Azıcık uzaklaşınca yine seyretmeye devam ediyorlar. Aslan balığı tehlikeli bir canlı. Onlarla temas etmemek en doğrusu.” ifadesini kullandı.