Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Mehmet Engin A. ve Mehtap A. katılırken, maktülün ailesi ile taraf avukatları da salonda hazır bulundu.
MÜTALAA AÇIKLANDI
Duruşmada Cumhuriyet Savcısı mütalaasını açıkladı. Mütalaada, “Maktülün üzerinde hiçbir boğuşma, darp ve cebir ile kesici delici aletle yaralama izine rastlanılmadığı, olay günü maktulün 1.91 promil alkollü olduğu, dosyada gizlilik kararı verilerek sanıkların telefonlarının dinlendiği ancak olaya ilişkin bir delil elde edilemediği, maktulün üzerinde sanığın kan veya doku örneğinin çıkmadığı belirtildi.
Bilirkişi raporunda da görüleceği üzere maktülün elindeki siyah görüntünün olay yeri inceleme ekiplerinin inceleme sırasında sürmüş olduğu maddeden kaynaklı olduğu belirtildiği ifade edildi.
Mütalaada, maktulün elindeki sıyrıkların ise düşme sırasında kişinin tutunma amaçlı hareketleriyle uyumlu olabileceği gibi elin sert bir cismi kavraması sırasında cismin hareketiyle ya da düşme sırasında temas edilebilecek sert yüzeylerden kaynaklı da oluşabileceği belirtildiği, olay yeri inceleme raporunda görüleceği üzere mukayeseye elverişli parmak izlerinde 5 numara ile belirtilen balkon korkuluğu üzerinden maktül Ergül’ün sol el serçe parmak izi ile sol işaret parmak izi olduğu, düşmenin gerçekleştiği balkon korkuluğunda tespit edilen iki parmağın konumları, yönleri, yüzeye temas şekli birlikte değerlendirildiğinde Ergül’ün demir korkuluğa tutunur halde yüzünün balkona sırtının dışarı dönük pozisyonda balkon dış kısmında olduğunun sabit olduğu, ayrıca balkon korkuluk yüksekliği balkon korkuluğu dış kısmında bulunan mermer denizlik ve atık su borusuna ait dirsek ve parmak izlerinin içe doğru uzaması göz önüne alındığında Ergül’ün düşme öncesi balkon korkuluğundan tuttuğu esnada ayaklarının denizlik üzerinde kısmen öne eğik konumda ya da dizlerinin denizlik mermer üzerinde ya da ayaklarının atık su borusu üzerinde olduğu ve bu şekilde düşmüş olabileceğinin kuvvetle muhtemel olduğu belirtildi. Cumhuriyet savcısı ‘Şüpheden sanık yararlanır’ ilkesi gereği her iki sanığın üzerlerine atılı kasten öldürme suçundan ayrı ayrı beraatlerini talep etti.
“ÇOCUĞUMUN PARMAKLARININ ÜZERİNDE DARBE OLDUĞU BELLİDİR”
Söz alan baba Mustafa Ergül “Adalet yerini bulmadı. Çocuğumun parmaklarının üzerinde darbe olduğu bellidir. Her ikisinin de cezalandırılmasını istiyorum” dedi. Anne Ünzile Ergül ise “Benim yavrum öldü, ciğerim yanıyor. Gencecik yavrum öldü. Bunlar nasıl duruyor burada. Cezalandırılmalarını istiyorum” diyerek tepki gösterdi.
“BERAATİMİ İSTİYORUM”
Son sözü sorulan Mehtap A. “Hiçbir suçu kabul etmiyorum. Ben o kişinin ölümüne neden olacak hiçbirşey yapmadım. Beraatimi istiyorum” dedi. Mehmet Engin A. ise son sözünde “Adam 193 promil alkolle evime geliyor, eşime saldırıyor. Sonra düşüyor. Ben suçlu oluyorum. Ben onu kurtarmak için elimden geleni yaptım. Ben olayı duyduğum anda polise ve ambulansa haber verdim. Beraatimi istiyorum” dedi.
Mahkeme Heyeti, her iki sanık hakkında da delil yetersizliği nedeniyle üzerlerine atılı suçu işlemedikleri kanaati oluştuğundan beraatlerine hükmetti.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede olay tarihinde saat 22.05’te alkollü olan Cengiz E.’nin çocuğuyla birlikte binaya giriş yaparak ikametinin bulunduğu kata çıktığı ve oğlunu evine gönderdikten sonra şüpheli çiftin ikametine girdiği ve Mehtap A. ile birliktelik yaşadığı anlatıldı. O esnada kamera inceleme tutanağına göre saat 22.10’da Mehmet Engin A.’nın çocuğuyla birlikte eve geldiği, o eve geldikten sonra da maktulün ikametin balkonuna çıktığı ve düştüğü ifade edildi.
İddianamede maktulün intihar etmesi için herhangi bir sebep olmadığı, balkon korkuluğunun 140 cm yükseklikte olması dikkate alındığında balkondan ayağının kayarak veya yanlışlıkla düşmesinin mümkün olmadığı anlatıldı.
İddianamede Mehmet Engin A.’nın maktul ile eşinin cinsel ilişki münasebeti esnasında ikamete gelmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde maktülün şüphelilerin zorlayıcı bir eylemi veya tehdidi sonucu düştüğünün değerlendirildiği belirtildi. İki sanığın da ‘Kasten öldürme’ suçundan müebbet hapsi talep edilmişti.