İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Artİstanbul Feshane’de yabancı basın kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldiği görüşmesinde AK Parti İBB Başkan Adayı Murat Kurum’un Kanal İstanbul’la ilgilisözlerini hatırlatarak “Bugün eğer sayın Kurum’a ‘İstanbul’un gündeminde olmayan bir konu, bizim de gündemimizde olmaz’ dedirtebiliyorsak nasıl akıllıca bir süreç yönettiğimizi görürsünüz.” dedi.
“KANAL İSTANBUL’U BU ŞEHİRDEN UZAK TUTTUK”
İmamoğlu’na bir gazeteci tarafından Murat Kurum’un depremle ilgili yaptığı”11 ilde deprem oldu. İstanbul 11 ile yetişir. Allah göstermesin İstanbul’da bir şey olursa ülke gider, bayrak gider, devlet kalmaz” açıklaması hatırlatılarak Kurum’un bakanlığı döneminde İBB’nin deprem çalışmalarına katkı sunup sunmadığı ve “Devlet, hükümet desteği olsaydı İstanbul nerede olurdu?” sorusu soruldu. İmamoğlu, soruya şu yanıtı verdi:
“Devlet, hükümet desteği derken; yanlış bir destek ülkeyi başka yerlere götürün ya da şehirleri. Onun altını çizeyim. Yani bazen hükümet ve belediye iş birliği yapınca askeri alanların dolduğu, kulelerin sıklaştığı ya da sahillerin binalarla dolduğu bir düzenle de karşı karşıya gelebilirsiniz. Biz İstanbul’da ortaya koyduğumuz tavırla en başta Kanal İstanbul gibi bir baş belası işi, bu şehrin başından uzak tuttuk. Ve başlayamadılar.
Bugün eğer sayın Kurum’a ‘İstanbul’un gündeminde olmayan bir konu, bizim de gündemimizde olmaz’ dedirtebiliyorsak, 10 ay önce hararetle nasıl ağız dolusu cümleler kurduğunu görürseniz aslında bizim nerede durduğumuzu ve nasıl bir akıllıca ve prensipli bir süreç yönettiğimizi de görürsünüz.”
KURUM’LA MÜSİLAJ TOPLANTISINI HATIRLATTI
Murat Kurum ile müsilaj toplantılarında yaşadığı süreci anlatan İmamoğlu şunları söyledi: “Sayın Kurum ile bakanlık döneminde Marmara Denizi’nde ortaya çıkan müsilaja karşı ortak toplantılar yaptık. Bu ortak toplantıların ilkinde muhtemelen benim konuşmamdan endişe etmiş olacak ki ‘Arkadaşlar burada müsilajı tartışacağız. Ne olur Kanal İstanbul gibi başka meseleleri bu sürecin içine katmayalım’ demiştir. Yani aslında Kanal İstanbul meselesinin gerçekleşmesi halinde Marmara Denizi’nin bırakın müsilajı, öleceği nettir. Kaybolacağı, yok olacağı nettir. Ama ona rağmen böyle bir taleple toplantıyı açmıştır.
Yani İstanbul meselelerine duyarlılığın önünde sayın Cumhurbaşkanı’nın ne istediği ne istemediği, neden hoşlandığı ya da neden hoşlanmadığı onlar için daha öncelik meselesidir. Müsilaja karşı Marmara Denizi’ni korumak için alınan kararlar kapsamında Adalar’da imar planı yapma yetkileri İBB’nin elinden alındığını hatırlatmak isterim. Gerçekten teknik, idari ve düzenli bir İstanbul düşüncesinden ziyade ne yazık ki rant, siyaseten neye işe yarar, siyaseten kimi koruruz, nasıl daha baskı altında tutarız anlayışını temsil ederler.”