Birkaç yıl önce Hepatit B hastalığına yakalanan elektrik teknisyeni Yüksel Avşar, küçük kardeşinden karaciğer nakli oldu. Sağlığına kavuşan Avşar, bir süre sonra halsizlik şikâyetiyle hastaneye başvurdu. Yapılan tetkikler sonucu bu sefer de lösemi olduğunu öğrenen Avşar, özel bir hastanede tedavi altına alındı. Ancak kontroller sonucunda karaciğer naklinde verici olan küçük kardeşinin kemik iliği uyum sağlamadı. Daha sonra diğer kardeşlerinden sırasıyla örnekler alınan Avşar, ağabeyinin kemik iliğinin uyumlu olduğu müjdesini aldı. Ağabeyinden de kemik iliği nakli olan Avşar, zorlu bir sürecin ardından sağlığına tekrar kavuştu.
“BİR BEDENDE ÜÇ FARKLI HAYAT OLDU”
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Özen, “Hastamız daha önceden karaciğer nakli olmuş. Karaciğer nakli sonrası durumu iyiyken, bir anda lösemi tanısı konuluyor. Karaciğer nakline götüren siroz hastalığı ile lösemi hastalığı, birbirinden tamamen ayrı hastalıklar. Hastada karaciğer naklinden sonra tesadüf eseri lösemi ortaya çıkmış. Lösemi hastalığının sebebi ise belli değil. Ancak kimyasallar, radyasyon, virüsler ve modern hayatın bize sunduğu yaşam koşulları bu hastalığa neden olabiliyor. Daha sonra hastamız bize başvurdu. Hastalığını ilk önce kontrol altına aldık. Yaptığımız tetkiklerde kemik iliği nakli olması gerektiğini tespit ettik. Karaciğer naklinde verici olan kardeşi bu sefer ilik nakli için uyumsuz çıktı. Ancak ağabeyi uyumluydu. Biz de ağabeyinden kemik iliği nakli yaptık. Bu tedavinin zorluğu şuydu: Biz hastamıza karaciğer vericisi kardeşle tutarlı olmayan, sadece hastanın kendisi ile tutarlı olan genetik yapıda bir kemik iliği hücresi verdik. Ayrıca hem karaciğer nakilli olduğu için bir süreliğine aldığı ilaçları kesmek zorunda kaldık hem de karaciğeri ile uyumsuz bir nakil yaptık. Ancak tedavimiz başarılı sonuç verdi. Bir bedende üç farklı hayat oldu. Yaptığımız araştırmalar sonucunda, Türkiye’de bu şekilde karaciğer nakli olduktan sonra kemik iliği nakli olan bir hastaya rastlamadık. Yurtdışında ise daha önce 20 hastaya böyle bir tedavi yapılmış” şeklinde konuştu.
“ŞU ANDA HASTAMIZIN SAĞLIK DURUMU İYİ”
Prof. Dr. Mehmet Özen, “Süreç, hastalığın kontrol altında alınmasıyla başladı. 3-4 ay sonra da kemik iliği nakli sürecine geldik. Önce hastanın vücudundaki tüm kemik iliğini ortadan kaldırdık. Daha sonra ağabeyinin kemik iliğini verdik. Şu anda hastamız gayet iyi, kemik iliği için kullandığı tüm ilaçları kestik. Sadece karaciğer nakli nedeniyle kullandığı ilaçlarına devam ediyor” diye konuştu.
“KENDİMİ ÇOK İYİ HİSSEDİYORUM, SANKİ HİÇ NAKİL OLMAMIŞ GİBİYİM”
Kardeşlerinden nakil olarak hayata tutunan Yüksel Avşar, süreç sonrası yaşadıklarını anlattı. Hayatını iki kardeşine borçlu olduğunu söyleyen Avşar, “Şu anda kendimi çok iyi hissediyorum, sanki hiç nakil olmamış gibiyim” dedi.
Avşar, “Hastalığım ilk olarak Hepatit B olarak başladı. Daha sonra karaciğerimin kötü durumda olduğunu öğrendim. Acilen nakil olmam gerektiği söylendi. Ardından nakil için kardeşlerim çağrıldı. Küçük kardeşimden bana başarıyla karaciğer nakli yapıldı. Bir süre sonra bende tekrar halsizlik olmaya başladı. Yeniden doktora gittim. Yapılan tetkikler sonucu lösemi olduğum ortaya çıktı. Sonra da nakil süreci başladı. Bu sefer ağabeyimden ilik nakli oldum. Şu anda kendimi çok iyi hissediyorum, sanki hiç nakil olmamış gibiyim. Kardeşlerime hayatımı borçluyum. Hepsine çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
“KARDEŞİME BENİM İLİĞİM VERİLDİ, ŞU ANDA DURUMU ÇOK DAHA İYİ”
Hastanın ağabeyi ve kemik iliği donörü Mustafa Avşar ise “Kardeşim ilk önce karaciğer sorunu yaşadı ve küçük kardeşimizden kendisine başarıyla nakil yapıldı. Bir süre sonra kardeşime lösemi tanısı kondu. Daha sonra kardeşime benim iliğim verildi. Şu anda durumu çok daha iyi. Kardeşimin iyi olduğunu görünce çok mutlu oldum” açıklamalarında bulundu.